Cardano (ADA) ve ABD Ulusal Kripto Rezervi
ABD’nin ulusal bir kripto rezervi oluşturma fikri, kripto dünyasında hararetli tartışmalara yol açtı. Başlangıçta geniş bir altcoin yelpazesi üzerinde durulsa da, kısa sürede asıl soru şu hale geldi: Cardano (ADA), gerçekten Bitcoin (BTC) veya Ethereum (ETH) ile aynı ligde mi?
Son dönemdeki fiyat artışına rağmen, temel veriler ADA’nın stratejik bir rezerv varlığı olabilmesi için hâlâ önemli eksiklikleri olduğunu gösteriyor.
Cardano Mercek Altında
Girişim fonu yöneticisi David Nage, Cardano’nun kilitli toplam değeri (TVL), geliştirici faaliyetleri ve DeFi ekosistemindeki konumu gibi temel metriklerini inceleyerek bazı çarpıcı sonuçlara ulaştı:
- 2024’ün son çeyreğinde Cardano’nun DeFi ekosistemindeki TVL’si 448,9 milyon dolardı. Bu rakam, Ethereum’un 50 milyar dolarlık TVL’siyle kıyaslandığında oldukça küçük kalıyor.
- Aktif adres sayısı 25.000’den 70.000’e yükselse de, Cardano hâlâ tüm blok zincirleri arasında toplam DeFi TVL’sinin yalnızca %0,4’ünü temsil ediyor.
Bu veriler, Cardano ekosisteminin büyüdüğünü ancak hâlâ görece küçük bir yapıda olduğunu ortaya koyuyor.
Kripto Dünyasının Ağır Topları Şüpheli Yaklaşıyor
Kripto sektöründeki önde gelen isimler, Cardano’nun ulusal bir rezerv varlık olarak kabul edilmesine temkinli yaklaşıyor.
Gemini’nin kurucu ortağı Cameron Winklevoss, tartışmalara şu sözlerle katıldı:
“Bir değer saklama rezerv varlığı olabilecek tek kripto Bitcoin’dir. Belki Ethereum.”
Coinbase CEO’su Brian Armstrong ise iki olasılık sundu:
- Yalnızca Bitcoin içeren bir rezerv, çünkü Bitcoin en net anlatıya sahip ve “dijital altın” konumunda.
- Piyasa değerine göre ağırlıklandırılmış bir kripto endeksi, böylece seçim tarafsız olur.
İkinci seçenek teorik olarak ADA’nın dahil edilmesini mümkün kılsa da, piyasa değeri çok daha büyük olan Bitcoin ve Ethereum’un baskın olduğu bir yapıyı öne çıkarıyor.
ADA’nın Fiyat Artışı İle Zincir Üstü Gerçeklik Arasındaki Fark
Cardano’nun Şubat sonu – Mart 2025 başı arasındaki %74,23’lük fiyat artışı, yatırımcılar arasında büyük heyecan yarattı. Ancak zincir üstü veriler, ADA’nın uzun vadeli gücüne dair bazı soru işaretleri barındırıyor.
- Aktif adresler, 2021-2022 boğa piyasasında 320.000 seviyesine ulaşmışken, şu an 100.000’in altına düşmüş durumda. Bu durum, ağın eski etkileşim seviyelerine ulaşmakta zorlandığını gösteriyor.
- Santiment’in duyarlılık analizi, Cardano hakkındaki iyimserliğin büyük ölçüde politik tartışmalardan kaynaklandığını ortaya koyuyor.
- ADA ile ilgili tartışmalarda “Trump,” “stratejik” ve “rezerv” gibi kelimelerin sıkça kullanılması, projenin temel gelişmelerinden çok dışsal faktörlerin fiyat hareketine etki ettiğini gösteriyor.
Eleştirmenler, Cardano’nun gerçek dünya kullanımının hâlâ sınırlı olduğunu ve “vaporware” (varlığı abartılan ama gerçekte kullanım alanı bulamayan teknoloji) olarak görülebileceğini öne sürüyor.
Öte yandan kurumsal yatırımcıların ilgisi zayıflamış görünüyor. Büyük yatırımcıların alım ve satımları bir hafta içinde %97 düştü. Son 30 günde balinaların ADA pozisyonları %1,68 azalırken, orta ölçekli yatırımcıların pozisyonları yalnızca %1,60 arttı. Bu durum, yeni sermaye girişinden çok mevcut yatırımcılar arasında bir yeniden dağılıma işaret ediyor.
Cardano, Ulusal Bir Kripto Rezervine Dahil Edilmeli mi?
Cardano’nun ABD ulusal kripto rezervinde yer alması fikri, stratejik rezerv varlıklarının seçim kriterleri konusunda önemli tartışmalara yol açıyor.
Bernstein analistleri, Bitcoin’in rezerv olarak benimsenmesini mümkün görse de, diğer blok zinciri varlıklarının dahil edilmesine dair ciddi şüpheleri olduğunu şu sözlerle dile getirdi:
“Kongre’yi Bitcoin’in yeni dijital altın / küresel değer saklama aracı olduğuna ikna etmek mümkün olabilir. Ancak Fed veya Hazine fonlarıyla başka bir blok zinciri varlığını satın almak çok daha zor bir konu.”
Ayrıca Cardano’nun finansal altyapıdaki rolü şu an oldukça sınırlı:
- Cardano ekosistemindeki stablecoin hacmi 22,3 milyon dolar, toplam stablecoin piyasasının 223 milyar dolarlık büyüklüğü düşünüldüğünde yalnızca %0,01’lik bir paya sahip.
- Bu oldukça düşük oran, Cardano’nun ulusal bir rezerv varlık olarak görülmesini zorlaştırıyor.
Beklentiler İle Gerçekler Arasındaki Uçurum Nasıl Kapatılabilir?
Cardano’nun politik söylemlerle yükselen imajını gerçek kullanım senaryolarıyla desteklemesi için birkaç temel alanda ciddi ilerleme kaydetmesi gerekiyor:
- Aktif adres sayısı, eski seviyelerine dönerek günlük 320.000’i aşmalı.
- Toplam Kilitli Değer (TVL), yalnızca %0,4’lük pazar payıyla sınırlı kalmamalı, daha büyük bir sermaye akışı sağlamalı.
- Stablecoin ekosistemi, şu anki %0,01’lik küresel pazar payının çok ötesine geçmeli.
David Nage’ye göre, Cardano’nun rezerv statüsü kazanabilmesi için öncelikle şunları başarması gerekiyor:
- Milyonlarca insanın aktif olarak kullandığı ve güvendiği ürünler geliştirmek
- Kurumsal yatırımcıları ekosisteme çekerek güçlü bir finansal destek sağlamak
- ADA’nın neden stratejik bir varlık olması gerektiğini net bir anlatımla ortaya koymak
Sonuç
Cardano topluluğu güçlü bir destekçi kitlesine sahip olsa da, mevcut zincir üstü veriler ADA’nın ulusal bir rezerv varlık olarak kabul edilmesi için yeterli olmadığını gösteriyor.
Politik tartışmalarla yükselen beklentiler ile ekosistemin gerçek büyüme oranları arasında belirgin bir uçurum bulunuyor. Bu uçurumun kapanması, yalnızca ekosistem gelişimi, daha geniş çaplı benimsenme ve küresel finans dünyasıyla daha derin bir entegrasyon sağlanarak mümkün olabilir.
Şu an için Cardano’nun ABD ulusal kripto rezervine dahil edilmesi bir ihtimal olmaktan çok, hâlâ cevapsız kalan bir soru olarak duruyor.
Leave a comment