Merkez Bankası ve Bitcoin: Kusurlu Bir Argüman mı?
Merkez Bankası ve Bitcoin– Merkez bankacıları, Bitcoin’in adaletsiz olduğunu öne sürerek endişelerini dile getirdiler. Bu bakış açısı, Bitcoin’e yönelik yüksek vergi oranlarının, madencilik vergileri ve sermaye kazancı vergileri gibi, hatta tamamen yasaklama olasılığının yolunu açıyor. Ancak, ekonomik kanıtların çoğu—hatta kendi yayınladıkları çalışmalardan bile—merkez bankalarının, para basma ve enflasyon politikaları aracılığıyla karşılaştığımız ekonomik zorlukların asıl nedeni olduğunu gösteriyor.
ECB’nin Bitcoin Üzerindeki Görüşü
Avrupa Merkez Bankası (ECB) tarafından yayınlanan son bir çalışmada, Jürgen Schaaf, Bitcoin’in doğası gereği adaletsizlik yarattığını savunuyor. Schaaf, Kesin terimlerle, erken benimseyenler, Bitcoin’e sahip olmayan veya yalnızca daha sonraki bir aşamada yatırım yapanların gerçek zenginlik ve tüketimlerinden fedakarlık ederek kendi gerçek zenginlik ve tüketimlerini artırıyorlar diyor. Piyasa Altyapısı ve Ödemeler alanında üst düzey yöneticilere danışmanlık yapan Schaaf, Bitcoin sahiplerinin biriktirdiği zenginliğin, Bitcoin ile ilgisi olmayanlardan çalındığını iddia ediyor.
Schaaf, erken Bitcoin yatırımcılarının lüks harcamalarını örnek göstererek, bu yaşam tarzlarının, yatırım yapmayanların azalmakta olan zenginlikleri ile finanse edildiğini belirtiyor. Merkez bankalarını, algılanan ekonomik eşitsizlik için suçlamak yerine, Bitcoin’in kendisinin daha fazla ekonomik sefalete yol açacağını öne sürüyor: Bu zenginlik ve satın alma gücünün yeniden dağılımı, toplum için zararlı sonuçlar doğurmadan gerçekleşmeyecek gibi görünüyor diyor. Bitcoin’e karşı yasama girişimlerinde bulunulmasını öneriyor.
Niceliksel Gevşemenin Gerçekliği
Schaaf, ekonomik istikrarsızlığı Bitcoin’e atfederken, merkez bankası politikalarının, özellikle de niceliksel gevşemenin (QE), Bitcoin sahibi olmayanlar üzerinde çok daha yıkıcı bir etki yarattığına dair önemli kanıtlar mevcut. QE, sıklıkla para basma olarak adlandırılır ve varlık fiyatlarını şişirerek zenginlerin yararına olmuştur. Birleşik Krallık Lordlar Kamarası Ekonomik İşler Komitesi’nin raporuna göre, QE, varlık fiyatlarını yapay olarak şişirerek, zenginlik eşitsizliğini artırmıştır.
Ayrıca, Massachusetts Üniversitesi’nden yapılan araştırmalar, QE’nin gelir dağılımı üzerindeki etkisinin en azından ılımlı bir şekilde gerileyici olduğunu gösteriyor. İşsizlik ve ipotek refinansmanında bazı olumlu etkileri olsa da, eşitsizlikte de ılımlı artışlara yol açmıştır.
Enflasyonun Etkisini Anlamak
Ohio Eyalet Üniversitesi Yayınları tarafından yayımlanan bir çalışma, dezavantajlı grupların, yani yoksul ve niteliksiz işçilerin, enflasyonu en büyük sorun olarak görme olasılığının daha yüksek olduğunu vurguluyor. Benzer şekilde, ABD Sayım Bürosu’nun Hanehalkı Nabzı Anketi, enflasyonun düşük gelirli haneleri orantısız şekilde etkilediğini bulmuştur; bu haneler, gıda, benzin ve kira gibi temel ihtiyaçlara gelirlerinin daha büyük bir kısmını harcamaktadır.
Bu kanıtlar ışığında, Schaaf’ın Bitcoin’in ekonomik acılardan sorumlu olduğu yönündeki argümanı ikna edici görünmüyor. Aksine, veriler merkez bankalarının, ekonomik zorlukların asıl sorumlusu olduğunu gösteriyor. Bu nedenle, Bitcoin sahibi olmayanların, merkez bankası politikalarına karşı çıkmak için ikna edici nedenleri fark etme zamanı gelmiş olabilir.
Leave a comment